31 Aralık 2012 Pazartesi

SELÂMİ ÇEŞME

Çeşme üzerinde bani kitabesi ve yapım tarihi bulunmamaktadır fakat çeşmeye ait mihrab taşındaki tarihin 1194 (M. 1780 - I. Abdülhamid zamanı) olduğundan, çeşmenin yapım yılının da en geç bu tarihe tekabül etmesi gerekmektedir. Çeşme iki kez tamir edildiğinden iki ayrı kitabesi vardır.

‘iffetlü kethüdây-ı Şûhî Kadın hazretleri
Bak hulûs-ı kalb ile bu hayrı ihyâ eyledi

Nûş idene hayât olsun gel iç âb-ı zülâlden
Şifâ olsun gel âb iç çeşme-i musaffâdan
Sene 1215 (M. 1800-1801)

(Çeşme ve Mihrab taşının banisi hakkında bilgi olmamakla beraber,
yukarıdaki ilk iki beyitten bu çeşmenin ilk kez III. Selim’in Harem Kethüdası Şûhî Kadın tarfından 1215 yılında tamir edildiği ve yapım kitabesinin yerine koyulduğu anlaşılıyor.)


Zülâl-i ‘ayn-ı Şevket Hân Mahmud-üş-şiyem Hakka
Bütün ‘atşân âb-ı cüdûn irvâ kıldı lütfile

Revân oldıkda şevketle bu suya cûybâr-âsâ
Bu virân çeşme-sâr ihyâsın îmâ’ kıldı lütfile

Hazinedâr usta hazretine eyleyub fermân
O bânûy-ı samîmî hayra iğrâ’ kıldı lütfile

O bânûy-ı kerem-ver sayesinde ol-şehenşâhın
Yapub bu çeşme-sârı suyun icrâ kıldı lütfile

Zamân-ı haşredek cûş-âver olsun feyz-i şevketle
O şâhenşâ Hakk-ı dünyâyı ihyâ kıldı lütfile

Kalemden reşha-pâş oldukda ziver gevherin tarîh
Tabîb usta zülâl-i hayrı icrâ kıldı lütfile
Sene 1254 (M. 1838-1839)

(Manzumda çeşmenin ikinci kez II. Mahmud Han’ın Hazinedar Usta’sı (ismi anılmıyor) tarafından
1254 yılında tamir edildiği belirtilmektedir.
Manzum şiirin sahibi Ahmed Sâdık Ziver Paşa’dır. II. Mahmud ve Abdülmecid Han zamanında hakkedilmiş hemen hemen tüm kitabelerin şiirleri Ziver Paşa tarafından kaleme alınmıştır.)

30 Aralık 2012 Pazar

Kızıltoprak Zühtü Paşa Camii


















Kızıltoprak’ta bulunan Cami ve mekteb Sultan II. Abdülhamid’in Maârif Nâzırı olan Ahmet Zühtü Paşa tarafından yaptırılmıştır.


Zühtü Paşa Mektebi Yapım Kitabesi (Kadıköy Müftülüğü)

Zıll-ı Hakk Abdülhamid Hân hilâfet-perverin
Mülk-i feyz-âbâd-ı irfân eylemekdir matlabı

Pey-rev oldu ol Süleyman-ı zemânın azmına
Âsafı kıldı binâ’ bu dâr-ı irfân mektebi

Baş iğer tarîh muhtâra belîgân-ı zemân
Matla’-ı ilm ve edebdir Zühdü Paşa mektebi
Sene 1306 (M. 1886)







Zühtü Paşa Camii Kapısı Üzerindeki Ayet Kitabesi

Selâmun aleykum tıbtum fedhulû-hâ hâlidîne
Sene 1301 (M. 1884)

Zumer Suresi 73. Ayet’ten
(Selam sizlere, ne hoşsunuz! Haydi gidin oraya, sonsuza dek kalmak üzere)
Elmalılı Hamdi Yazır










Zühtü Paşa Camii Bahçe Kapısı Üzerindeki Yapım Kitabesi

İmâm-ül-Müslimîn Abdülhamid Hân cihân-bânın
Edildi sâye-i şâhânesinde bu eseri itmâm

Semiyy-i Fahr-i Âlem hazret-i Zühdü efendinin
İmâd-üd-Dîne virmişdir esâs Zühdü istihkâm

İddirdi ârzû bir câmi’n inşâ’sını dâim
Muvaffak eyledi ol zât-ı pâkı Kadir-i allâm

Çıkardım Çâr-Yârın himmetiyle Hakkya tarîh
Bu câmi’de namâz kılsun kıyâm-ı haşreden İslâm
Sene 1301 (M. 1884)

28 Aralık 2012 Cuma

Doğum Sandal(Sed)yesi!

Topkapı Sarayı'nda Has ahırlar bölümünde sergiye açılmış olan "Harem-i Hümayun'dan" birkaç resim.

























Çift tarflı çocuk eyeri

Atların Mezar Taşı Olur mu?


Mezar taşı II. Osman'ın (Genç) Süslükız isimli atına ait olup, yok olmadan evvel Üsküdar'da bulunan Kavak sarayı bahçesinde gömülü olduğu söylenmektedir. Mezar taşı sonradan bir evin bahçesinde bulunmuştur.

Taş üzerinde yazan;

Zıll-i Hak (Allah'ın gölgesi) Hazret-i Osman Han'ın

Süslükız nam atı gömülmüştür

Emr-i Yezdan ile mevt irişecek (Allah'ın emriyle ölüm gelince)

Bu makam içre (buraya) o gömülmüştür
1619

Çatalçeşme - İhsan Bey Çeşmesi


Bağdat caddesi’nde geçerken gördüğümüz üç yönlü menzil ve aynı zamanda namazgah çeşmesi, birden fazla lülesi olduğundan dolayı çatalçeşme olarak anılmaktadır, ayrıca namazgah sofası ve mihrabı günümüze kadar ulaşamamıştır. Ana kitabede Sülüs, 
tamir kitabesinde ise Ta’lik hattı kullanılmıştır. Yapım yılının Hicri 957 (1550 Miladi)olduğu ve Bostancı köprüsünü yaptıran İhsan Ağa tarafından yaptırıldığı söylenmektedir. Kitabesi neredeyse okunmaz haldedir ve günümüze bir resimle dahi gelememiştir(En azından ben bulamadım). Fakat aşağıdaki latin harfleriyle kaleme alınmış metni İBB’nin Namazgah’lar kitabından buldum ve tarihi doğrulamak adına bu mısraları arap harfleri ile yazdığımda aşağıdaki metin ortaya çıktı. Bu metinde ebced hesabına bakıldığında ise etrafta dolaşan yapım yılı olan 957 doğrulanmış oldu.

 















Bâni kitabesi;
Cezâ-yı hayr ü ihsan bulsun
Bu ‘aynı kıldı câri behr-i atşân
Didim ey dil nedir bu ‘ayn-ı tarih
Gönül didi cezâ-yı hayr ü ihsan

Tamir kitabesi;
Hâcce Mahtûme hanımın cariyesi Hâcce Nar-kerrâb kalfanın hayratıdır,Sene 1281 yazmaktadır.
(Ay belli olmadığından Miladi takvime göre hem  1864 hem de  1865 tarihlerine denk gelebilir)

Düşürülen Tarih:


Bostancıbaşı Derbendi Menzil Çeşmesi

NAMÂZ-GÂH ÇEŞMESİ : Çeşme Sultan II. Mahmûd Hân tarafından 1831 yılında yaptırılmış, kullarından Devlet Adamı Sadık Rif’at Paşa tarafından da tarih düşürülmüşdür. Üzerindeki beyitte bu çeşmenin Bostancı derbend köprüsü için özel olarak yapıldığını yazılmış. Bu tür çeşmeler, yolcu kervanlarının konakladığı şehirler arası menzil noktalarında ayrıca şehir içi eğlence yerlerinde bulunan namâz-gâhların (Bu açıkhava ibadethaneleri genelde seferilerin namaz kılabilmeleri için yapılmış ve yerden 40-50 cm yüksekliğinde bir veya iki basamakla çıkılan düz alanlardır) civarında abdest almak, su içmek ve hayvanları sulamak niyetiyle yapılmış çeşmelerdir. Anadolu yakasında Mihrâbıyla beraber günümüze ulaşabilen nadide namâz-gâh çeşmelerinden biridir. Ne yazık ki madalyon içinde bulunan tuğradaki “Adlî” mahlası yok olmuş. “Mahlas” kimi şair yada hatt üstadı Padişah’ın kullandığı takma isimdir. Tuğra’da “Mahmûd Hân Bin Abdülhamid El-Muzaffer Dâimâ” yazmaktadır. Biraz da Hatt için konuşalım; Hüsn-i Hatt “Ta’lik” ile yazılmış. Son derece okunaklı ve güzel bir yazı. Tarihler hicridir.




Baş kısmında,

Bânîsi Mahmûd-ı Adlî  Gazî Hân bendesi benna şeref kıl bir ihsân – 1247

Kitâbede,

Bâis-i ihyâ’-yı dehr oldu vücûd-ı devleti  |  Kıldı âb-ı cûdun icrâ-yı sû-be-sû Şâh-ı zemân 
Ni’met-i Adlî bütün dünyayı dil-sîr eyledi | Teşne-gâna virdi Hızr himmeti bir taze cân
Cisr-i derbende husûsan yapdı bu nev çeşmeyi | Nûş idüb âbın duâ’ itsün o Şâha reh-revân
Tarh-ı dil-keş âbıdır mânende-i âb-ı hayât  | Tâk-ı zibâsı müzeyyen hem-çü tâk-ı Âsümân
Cevherîn târih-i dil-cû yazdı Rif’at bendesi  | Kıldı Hân-ı Mahmûd-ı Adlî çeşmeden cûdun revân
Sene 1247

MİHRÂB : Kıble yönünü tayin etmek için camiilerde niş yada namâz-gâhlarda taş olarak bulunurlar. Hemen çeşmenin sol yanındadır. Taşın üzerine hakkedilmiş kandil Kabe'yi işaretleme adına yol gösterici ya da rehber olgusunu tasvir etmektedir

Mihrâbın üstünde,

Küllemâ dehale aleyhâ Zekeriyye'l-mihrâb,
yazmaktadır.
Bu söz, Âl-i İmrân suresi, 37. Ayetten alınan bir kesittir ve hemen hemen tüm mihraplarda kullanılan bir kaç sözden biridir. Anlamı, Ne zaman Zekeriyya onun yanına, mabede girse...” dir.

KÖPRÜ : Çeşme üzerindeki beyitte köprü için, “Cisr-i derbend” diyor. Cisr-i derbend, karakol yada kontrol köprüsü anlamına gelmektedir. Şimdiki dere bundan yüzyıllar önce bu kadar zayıf ve kokulu akmıyordu (Şimdi tamamen islah edildi), ziyadesiyle mel’an bir dereydi ve üstündeki bu köprü Anadolu’dan dersaâdet’e –imparatorluk merkezine- karadan tek geçiş noktasıydı ve kontrol altındaydı. Bu köprü 18.yy başlarında ikinci kez olarak inşa edilmiş ve yakınında bulunan karakol binası olmaksızın günümüze kadar gelebilmiştir. Bu geçiş kontrolü, Bostancı Ocağı’na bağlı Bostancılar tarafından yapılmaktaydı.  Bu görevliler Saray ve şehir içi muhafaza ve inzibatiye görevlerini yürüymekteydiler. Semte adını veren “Bostancı” sözü buradan gelmektedir.


EBCED hesabının nasıl yapıldığı aşağıda gösterilmiştir:


Osmanlı'dan Bir Mezar Taşı

Şimdiki mezar taşlarında Falanca Filanca D.1945 Ö.1998. Bir de aşağıdaki bakın, orada bir hayat hikayesi var, duygu var. 


Âh min-el-mevt

Bu civânım oldu bir derde dûçâr
Eyledi nâzik vücûdun(u) hâk-sâr
Bulamadık âlemde çâre derdine
Nev-nihâlim doyamadı gençliğine
Müfti zâde Abdurrahman Efendi
Kerimesi Azîze hanımın ruhiçün El-fâtiha

Sene 1303
(Miladi 1885)